Haberler

İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ HAFTASI BASIN AÇIKLAMASI

İş yeri ortamında araç gereç, makineler, kimyasal maddeler, sıcak, soğuk, gürültü, gibi fiziksel faktörler, tozlar, biyolojik ajanlar, ergonomik ve psikososyal tehlikeler çalışan sağlığını etkilemektedir. Bu tehlikeler sonucu meslek hastalıkları ve iş kazaları yaşanabilir. Ayrıca işe özgü olmayan bazı hastalıkların gelişmesini ve seyrini iş yeri ortam faktörleri etkileyebilmektedir. Bu etkenlerin erken belirlenmesi ve uygun şekilde kontrol edilmesiyle iş kazaları ve meslek hastalıklarının %99’u önlenebilir. Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO), 2016 yılı Dünya İş Sağlığı ve Güvenliği günü için belirlediği tema, psikososyal riskler arasında yer alan “işyeri kaynaklı stres”dir.

Sağlık çalışanları açısından ele alındığında, Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre sağlık hizmeti veren kuruluşlarda dünya çapında 59 milyondan fazla kişi çalışmaktadır. Bu da yaklaşık olarak çalışan nüfusun %12’sini oluşturmaktadır. Sağlık çalışanları, yukarıda belirtilen pek çok riskin bir arada bulunması, çalışma süresinin uzun oluşu, ağır çalışma koşulları, vardiya usulü çalışma, hastanın tedavisi ile ilgili işlemler nedeniyle hızlı hareket etme gerekliliği nedeniyle işe bağlı pek çok hastalık veya kazanın görülebildiği bir gruptur. Bu grupta en sık görülen iş kazaları kesici-delici alet yaralanmaları, kan-vücut sıvılarıyla bulaş, ağır kaldırma, düşme, çarpma, takılma, kayma vb. nedenlere bağlı kas-iskelet sistemi yaralanmaları olup, güvenli olmayan enjeksiyonların dünya genelinde 1.3 milyon erken ölüme ve 26 milyon yaşam yılı kaybına neden olduğu bildirilmektedir.

İş sağlığı ve güvenliği sorunları ve çözüm yolları, bir sistem bütünlüğü içinde ele alınmalıdır. Güvenli bir iş ortamının oluşturulması için pek çok yasal düzenleme yapılmıştır. 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ile ardından çıkan pek çok yönetmelik tüm çalışanlara bütüncül yaklaşım sunması nedeniyle olumlu bir gelişme olmakla birlikte tek başına etkili olamamaktadır. Bunun için iş sağlığı ve güvenliği bilincinin oluşturulması büyük önem taşımaktadır. İşçi sağlığı ve güvenliği açısından eksiklikleri gidermek ve daha güvenli bir çalışma yaşamı oluşturmak için devlet, işveren ve çalışanlar olarak herkesin güvenlik bilincini benimsemiş olması gerekmektedir.

İş sağlığı ve güvenliği konusunun önemini vurgulamak için 1987 yılından itibaren her yıl 4-10 Mayıs tarihleri arası İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası olarak belirlenmiştir. Aydın Tabip Odası olarak içinde bulunduğumuz bu haftanın anlam ve önemine dikkat çekerek daha sağlıklı ve güvenli çalışma yaşamları temenni ediyoruz. 

           AYDIN TABİP ODASI YÖNETİM KURULU